© Adalya Medya 2021

Kurbağanın gözü patlayacak

Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, savaşın, başta Antalya olmak üzere ülkemizde yaş meyve, sebze ve süs bitkileri ihracatını tam bir darboğaza ve belirsizliğe soktuğu söyledi.

Antalya Ticaret Borsası (ATB) Mart ayı Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci başkanlığında çevrimiçi yapıldı. Meclis üyelerinin, yönetimin çalışmaları hakkında bilgilendirildiği Meclis’te, ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, tarım ve ekonomiye ilişkin açıklamalarda bulundu.

Şubat ayı sonundan itibaren bütün dünya gibi ülkemiz için de birinci gündem maddesinin Rusya – Ukrayna savaşı olduğunu belirten Çandır, savaşın ve yarattığı etkilerinin uzun yıllar gündemimizde olacağını kaydetti. Çandır, “Bir taraftan hiçbir ölçü ile açıklanamayacak insani ve çevresel kayıplar hepimizi derinden üzerken, diğer taraftan bütün dünya ile birlikte bizleri de zorlayan ekonomik kayıplar endişeye sevk etmektedir” dedi.

Rusya ve Ukrayna’nın yaptığı ihracatın, dünyada ticareti yapılan toplam kalorinin yaklaşık yüzde 12’sini oluşturduğunu kaydeden Çandır, “Bu iki ülke, tahıl ve yağlı tohum alanında ilk beş küresel ihracatçı arasında bulunmaktadır. Diğer taraftan dünya azotlu ve potasyumlu gübre ihtiyacının yüzde 17’sini de Rusya karşılamaktadır. Dolayısıyla başta gıda ve gübre olmak üzere enerji konusunu da dikkate alarak Rusya yaptırımları değerlendirilmelidir. Unutmayalım ki tahıl ve yağlı tohumlarda ülkemiz ithalatının yüzde 80’nini bu iki ülkeden yapmaktayız” diye konuştu.

 TARAFSIZLIK POLİTİKAMIZ DEVAM ETMELİ

Rusya ve Ukrayna’nın Antalya tarımsal ihracatının ve turizm pazarının vazgeçilmez iki ülkesi olduğunu vurgulayan Çandır, her iki ülke halkıyla olan ekonomik ve dostane ilişkilere dikkat çekti. “Zaten bu ilişkilerimiz ve doğru tarafsızlık politikalarımız sonucunda her iki ülkenin de güvendiği nadir ülke konumundayız” diyen Çandır, tarafsızlık politikasının sonucu olarak barış görüşmelerinin İstanbul’da yapıldığını söyledi. Çandır, “Bu özelliğimizi hem kısa vadede savaşın bitirilmesi hem de uzun vadede ilişkilerimizi daha derinlikli hale getirmemiz için korumalıyız. Hatırlayacağınız gibi kentimiz ev sahipliğinde düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu’nda her iki ülkenin dışişleri bakanlarının görüşmesi de özlenen barışa olumlu katkı yapmıştı. Barış sürecine verdiği objektif katkıları nedeniyle başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu ve emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Kentimize kazandırdığı Antalya Diplomasi Forumu için Dışişleri Bakanımıza ayrıca teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

 SAVAŞ DARBOĞAZA SOKTU

Rusya-Ukrayna savaşının savaşından zarar gören üretici ve ihracatçılarla toplantılar yaptıklarını, yaşadıkları olumsuzlukları ve potansiyel kayıpları değerlendirerek çözüm önerileri ve talepleri rapor haline getirdiklerini anımsatan Başkan Çandır, raporu milletvekilleri ve karar vericilerle paylaştıklarını söyledi. Savaşın, başta Antalya olmak üzere ülkemizde yaş meyve, sebze ve süs bitkileri ihracatını tam bir darboğaza ve belirsizliğe soktuğu ifade eden Ali Çandır, şunları söyledi:“Yaşananlar değerlendirildiğinde Ukrayna ve Rusya pazarlarının kentimiz ana sektörlerini yıllarca derinden olumsuz etkileme riskine sahip olduğu görülmelidir. Bu riskleri, gerçekleşen ve gerçekleşme yolunda ilerleyen olarak ikiye ayırırsak öncelikle son üç aydaki sevkiyatların ödemelerinin alınamaması gerçekleşmiş risk olarak karşımızda durmaktadır. Bu pazarlara yönelik planlanmış üretimler, halen hasadı devam eden ürünlerdir. Bu ürünler planlanan ölçüde ihraç edilemezse üreticiler hayati bir gelir kaynağından mahrum kalacaklardır. Gerçekleşme yolunda ilerleyen bir risk olarak karşımızda bulunmaktadır.”

 KURBAĞANIN GÖZÜ PATLAMADAN DEREYE SU GELSİN

Çandır, raporun içeriğiyle ilgili meclis üyelerini bilgilendirirken, “Yaş meyve, sebze ihracatında toplam 80 milyon dolar, süs bitkilerinde ise 1 milyon dolar tahsil edilemeyen alacağımız bulunuyor. Önümüzdeki dönem için ise yaş meyve ve sebze ihracatında 150 milyon dolar, süs bitkileri ihracatında ise 2 milyon dolarlık risk bulunuyor. Para transfer kanalı SWIFT'in kapalı olması ve Rusya’da yaşanan olağanüstü devalüasyon gibi nedenler ise alacaklarımızı riske atmaya devam ediyor. Hükümetimizden temel talebimiz, mevcut sorunların çözümü ve ihracatçının varlığını sürdürmesi bakımından ilk ve acil olarak birikmiş alacak tutarı karşılığında, teminat mektupsuz ve faizsiz en az 2 yıl ödemesiz 2 yıl vadeli kredi verilmesidir. Vadesi gelen kredilerin ötelenmesi, hızlı, sade ve etkili bir prosedürle alternatif yeni pazarlar araştırma desteği sunulması, Ruble ve Türk lirası ile ticarette alternatif ödeme yöntemlerinin geliştirilmesi ile lojistikte karşılaşılan sorunlara ilişkin çözüm önerilerimiz ise diğer acil taleplerimizdir.”

Karar vericilerle yaptıkları görüşmelerde, ödeme sistemi ile karşı tarafta bazı limanların faaliyete geçmesi için çalışıldığının ifade edildiğini söyleyen Çandır, “Ancak raporda da belirttiğimiz alacakların, üreticisinden tüccarına, ihracatçısından tedarikçisine kadar hiç kimseyi daha fazla olumsuz etkilememesi için ivedilikle ödenmesi şarttır. Bu konuda güzel haberler duymaya acilen ihtiyacımız vardır. Temennimiz kurbağanın gözü patlamadan dereye su gelmesidir” dedi.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER