Kepez Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Kepez Forum’un Ekim ayı konuğu, ünlü şair ve yazar Ahmet Ümit oldu. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün katılımıyla gerçekleştirilen söyleşide Ümit, yıllardır kötü edebiyat olarak değerlendirilen polisiye romanların aslında yazın dünyasında önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı.
"Antalya’nın geleceği Kepez’de" mottosuyla Eylül ayında başlayan ‘Kepez Forum’, kent sakinlerini alanında uzman kişilerle buluşturuyor. Geçtiğimiz ay Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz ile üniversite öğrencilerini bir araya getiren forum, Ekim ayında ise şair ve yazar Ahmet Ümit’i konuk etti. Etkinlik, Başkan Kocagöz’ün katılımıyla Antalya Kütüphanesi’nde gerçekleştirildi. Söyleşide, Türk edebiyatında polisiye romanların yeri tartışıldı. Ahmet Ümit, edebiyatın insan ruhunu anlattığını ve bunu en iyi yansıtan türün polisiye romanlar olduğunu vurguladı. “İyi bir polisiye roman, edebiyatın bir klasiğine dönüşebilir” diyen Ümit, edebiyatın sadece güzel şeylerden bahsetmesi gerektiği algısına karşı çıktı. İnsan ruhunun hem iyi hem de kötü yanlarını irdelemenin önemli olduğunu belirtti. Türkiye'deki suçların polisiye romanlara uygun olup olmadığı sorusunu da yanıtlayan Ümit, “Bu topraklarda olağanüstü bir tarihe sahibiz. Roma döneminde prensler, krallar birbirini öldürüyordu. Osmanlı’da da değişmedi. Tarih boyunca suçla iç içe yaşadık. Polisiye roman yazılmaz demek, gerçekleri bilmemenin göstergesidir” diyerek edebiyatta suç kavramının işlenmesinin önemine değindi.
POLİSİYE ROMANLARI KÖTÜ EDEBİYAT SAYDILAR
İstanbul’daki iki genç kız ve Narin’in hikayesine değinerek söyleşisini sürdüren Ahmet Ümit, kadın cinayetlerine dikkat çekti. "Bu suçları işleyenler kimler? Kadın cinayetleri devam ediyor. İşte, edebiyat bunları anlatacak. Bunu anlatacak ki insan kendisiyle ve diğer insanlarla yüzleşsin. Kendimizi kandırmayalım. İnsan en zeki varlık, ama en iyi mi? Yeryüzüne bizden daha fazla zarar veren bir canlı türü var mı? En acımasız kurt mu, timsah mı? Onlar bizim yanımızda masum kalır. Dünyayı kurtaracak olan da biziz. O zaman yapılması gereken nedir? İnsanı eleştirmek, kendimizi eleştirmek, yalan söylememek. Edebiyat kötülükleri anlatırsa, içimizdeki doğruluğu ve iyiliği besleriz" dedi. Ümit, polisiye romanların yıllarca kötü edebiyat olarak görüldüğünü belirterek, gerçeklerle yüzleşilmesi gerektiğini edebiyatın amacının bu olduğunu söyledi.
DÜNYA İSTANBUL’DAN YÖNETİLDİ
Eserlerinde İstanbul ve özellikle Beyoğlu’nun önemine vurgu yapan Ahmet Ümit, “İnsanlar yaşadığı çağ, ülke, yer ve toplumla anılır. Yaşadığınız yer ne kadar renkli ve çok kültürlüyse, yani farklı kültürler ne kadar fazlaysa, bir yazar o kadar başarılı olabilir. Beyoğlu benim için çok önemli” dedi. Türkiye'nin kültürel ve tarihi zenginliğini vurgulayan Ümit, “Yeryüzünde bizim kadar zengin bir tarihe sahip başka bir ülke yok. Farklı kültürel geçişleri sağlamış başka bir ülke de yok. Muhteşem, zengin bir tarihe sahibiz. İstanbul, bunun bir devamı olan 2600 yıllık bir şehir. Fatih Sultan Mehmet bu şehri fethetti ve dünyayı buradan yönetti. İstanbul, çok dinli, çok ırklı bir il; işte bu yüzden benzersiz bir yer” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE PANAROMASI
Yazarlık yapmak isteyen genç nesle de tavsiyelerde bulunan Ümit, “Yeni yerler keşfetmeniz lazım. Aynı yerde sıkılırsınız. Ben heyecan duymazsam, ben korkmazsam, ben gülmezsem yazamam” dedi. Son romanı ‘Yırtıcı Kuşlar Zamanı’ hakkında konuşan Ümit, bu eserin 15 romanı içinde en güncel olanı olduğunu ve günümüz Türkiye’sini yansıttığını belirtti. Romanın, Türkiye'nin panoramik bir yansımasını sunduğunu da sözlerine ekledi.
ANTALYA TARİH HAZİNESİDİR
Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz ise, sanatçıların ilham kaynaklarının insan olduğunu vurgulayan bir konuşma yaptı. Kocagöz, “Biz ağlarız, güleriz, severiz, hata yaparız; iyi de oluruz, kötü de. Varlıklar içinde en zekisi insan. İyilik yapan da insan, kötülük yapan da yine insan” dedi. Sanat ve insanın birbiriyle olan güçlü bağını ifade eden Başkan Kocagöz, Antalya’nın da çok önemli bir tarihi geçmişe sahip olduğuna dikkat çekti. “Antalya, Ligya, Roma, Selçuklu ve Bizans gibi medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir şehir. Damla Taş Mağarası burada, ilk paranın bulunması burada. Antalya gerçekten inanılmaz bir tarihe sahip” diye konuştu. Ayrıca, Antalya tarihine dair bir kitap yazmanın önemine değinen Kocagöz, “Beyoğlu’ndan sonra Antalya tarihini ele alarak bir kitap yazmalısınız. Antalya Kütüphanesi, zamanı yakalayan bir kitaptır” diyerek Antalya'nın tarihine ışık tutan eserlere olan ilgisini dile getirdi.
Söyleşinin ardından yazar Ahmet Ümit, hayranlarıyla Antalya Kütüphanesi'nin fuaye alanında imza gününde bir araya geldi.
Yorum Yazın