Koni salyangozu nedir?
Koni salyangozları, eşsiz desenli kabuklara sahip okyanus canlılarıdır. Avuç içi kadar büyüklüğe sahip olan Koni salyangozları, kancalarının içinde iki yüze yakın farklı zehir bulunduran iğneler taşır. Koni şeklinde ve mermersi kabukları sebebiyle mermer yüzeyli salyangoz da denilir. Etobur bir canlıdır ve genellikle balık avlanarak beslenir.
Koni salyangozu zehirli mi?
Dünyada en zehirli su canlılarından biridir. Zehirleri bir insanı sadece 15 dakika içinde öldürebilir. Kişi, koni salyangozunun soktuğunu hisseder ve genellikle acı duymaz, çünkü iğneleri analjezik yani ağrı kesici özellik taşır. Acı yerine uyuşma veya karıncalanma hissedebilir. Zehirleri, sinir sistemini felç eden nörotoksinler içerir. Ağız kısmında zıpkına benzeyen keskin bir hortumu vardır ve ancak kendini tehlikede hissettiğinde karşı tarafa saldırır.
Belirtileri nedir?
Salyangozun sokması sonrası, eğer güçlü bir zehir aktarımı olmuşsa yukarıda da bahsettiğimiz gibi ne yazık ki kişi hayatını kaybedebilir. Daha düşük bir zehir vücuda girdiğinde ise kişide şiddetli baş ağrısı, ateş, kusma, böbrek yetmezliği görülebilir. Hatta bazı salyangozlarda kanı pıhtılaştıran zehir çeşitleri bile bulunabilir.
Sokma sonrası tedavi yöntemi nedir, nasıl korunmak gerekir?
Koni salyangozları için üretilmiş bir anti-zehir ya da ilaç yoktur. Böyle bir olayla karşılaşıldığı durumda zehrin enjekte olduğu noktaya herhangi bir madde sürülmemeli, zehirle temas olmamalıdır. Hasta hemen en yakın sağlık kuruluşuna götürülmeli ve acil müdahale edilmelidir. Doktorların yapabileceği öncelikli müdahale, toksinlerin yayılmasını önlemek ve toksinleri enjeksiyon yerinden çıkarmaya çalışmak olabilir. Ancak tedbir amaçlı olarak, şekli ve renkli kabukları sayesinde kolaylıkla tanınabilecek koni salyangozları ile karşılaşıldığında temas edilmemesi gerekmektedir.
Ülkemizde Akdeniz Bölgesi’nde görüldüğü iddia edilen Koni salyangozları zehirli bir yumuşakça türü. Yüzlerce salyangoz türünün içinde en zehirlisi olarak bilinen bu yumuşakçaların en çok görüldükleri yerler ise Avustralya, Asya Pasifik Okyanusu ve Endonezya. Ancak uzmanlar, Kızıldeniz aracılığıyla bu canlıların Akdeniz’e kadar ulaşabileceklerini ifade ediyor.
Yorum Yazın