Enflasyonda, Aralık ayından itibaren baz etkili düşüşün belirginleşeceğini ifade eden ATSO Başkanı Ali Bahar; “2022 Kasım ayı enflasyonu bir önceki aya göre TÜFE’de yüzde 2,88, Yİ-ÜFE’de yüzde 0,74 olarak açıklandı. Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 84,39, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 136,02 oldu. Enflasyonda Aralık ayından itibaren baz etkili düşüşün belirginleşeceği ve yıllık enflasyonun yüzde 65-68 aralığına gerileyeceği beklentisi yüksektir. Yİ-ÜFE’de baz etkili düşüş daha keskin olacak, Ekim ayında yüzde 157, Kasım ayında yüzde 136 olan yıllık artış, Aralık ayında yüzde 100’e yakınsayacaktır. Baz etkisi dışında, temel girdilerde küresel ekonomide durgunluğa bağlı fiyat düşüşleri, döviz kurlarındaki yatay seyir de enflasyon hızının yavaşlamasını sağlayacaktır” dedi.
EN YÜKSEK ARTIŞIN SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNDE
Kasım ayında en yüksek artışın süt ve süt ürünlerinde yaşandığını aktaran Bahar, “Kasım ayında en yüksek artış gösteren ürün yüzde 17,58 ile tereyağı olurken bu ürünü yüzde 15,71 ile taze süt ve yüzde 15,05 ile peynir izledi. En fazla düşüş ise yüzde 50,56 ile çocuk giyim olurken, bunu yüzde 2,18 ile karayolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı ve yüzde 2,14 ile kadın giyim izledi. Yıllık bazda ise en yüksek artışların da sırasıyla yüzde 107,03 ile ulaştırma, yüzde 102,55 ile gıda ve alkolsüz içecekler gruplarında gerçekleşti. Önümüzdeki aylarda ÜFE’de çift haneleri, TÜFE’de yüzde 50’leri konuşmaya başlayacak olmamız enflasyonun halen yüksek kaldığı gerçeğini ve enflasyon ataleti riskini unutturmamalıdır” şeklinde konuştu.
HAYAT PAHALILIĞI
Enflasyon hızının yavaşlamasına rağmen hayat pahalılığının etkisinin hissedilmeye devam edeceğini söyleyen Bahar, gıda enflasyonuna dikkat çekerek şunları söyledi;
“Enflasyon hızında yavaşlamaya rağmen hayat pahalılığının devam edecek olması ve özellikle gıda enflasyonunun yapısal sorunların da katkısıyla yüksek kalması üzerinde durulması gereken bir husustur. Kasım ayında sebze ve meyvede mevsim geçişi fiyat artırıcı rol oynamıştır. Süt ürünlerindeki maliyet ve fiyat artışları uzun zamandır sektörün gündeminde olan bir konudur. Tarım sektörü yem maliyetleri dışında, akaryakıt, doğal gaz gibi girdi maliyetlerindeki artıştan da doğrudan etkilenen bir sektördür. Yem maliyetlerinde artışla birlikte et fiyatlarının baskılanması besi sektöründe arzı daraltmış ve bu durum süt ürünlerine yansımış bulunmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı ve TÜİK verileri süt üretiminde düşüş eğilimini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla gıda enflasyonuna doğru teşhis konulmalı, piyasa dinamikleri bozulmamalı, tarımda girdi ve üretim desteklerinin artırılmalı, besi sektörünün sorunları hızla çözüme kavuşturulmalıdır.
ENFLASYON BASKISI
Kasım ayında Yİ-ÜFE artışında da TÜFE’de olduğu gibi gıda ürünlerinin etkili olduğu, gıda dışında çimento, cam gibi mineral ürünler, kağıt gibi girdilerde fiyat artışlarının devam ettiği, demir-çelik, akaryakıt gibi girdilerde enflasyon baskısının azaldığı görülmektedir. Yİ-ÜFE’de aylık olarak madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 4,99 artış, imalatta yüzde 2,01 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 5,17 azalış ve su temininde yüzde 3,39 artış kaydedilmiştir. Yİ-ÜFE gelişmelerinde küresel resesyon riskleri dışında petrol ve tahıl fiyatlarında jeopolitik gelişmelerin etkisinin de belirleyici olmasını bekliyoruz.”
Yorum Yazın