Piyanist Onur Ozan Cin, kendi müziğini dünya müziği tarzlarıyla birleştirmeye çaba gösteren, aynı zamanda kendi yöresel müziğine de evrensel bir nitelik kazandırmayı amaçlayan genç bir piyanist... 1990 İskenderun doğumlu genç piyanist, 2011 yılında Doç. Dr. Yuriy Sayutkin'in rehberliğinde Akdeniz Üniversitesi Antalya Devlet Konservatuvarı'nın Piyano bölümünden lisans derecesi aldı. Aynı konservatuvarda 2021 yılında yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamladı. Dünyaca ünlü Türk piyanistler İdil Biret, Fazıl Say’ın eserleri ile büyüdü.
Türkiye’de 1400’ü aşkın konser
Sahip olduğu yetenek çalışmayla, babası Gıyasettin Cin’in ve öğretmenlerinin desteği ile birleşince onu başarıya adım adım yaklaştırdı. Genç piyanist Onur Ozan Cin, kaydını gerçekleştirmek istediği, onları konserlerde dinleyicilerle paylaşmak istediği bir çok esere imza atmayı hedefliyor. Halen aktif olarak çalışmalarını sürdüren piyanist Onur Ozan Cin, On yılı aşkın bir süre boyunca Türkiye'nin çeşitli illerinde 1400'ün üzerinde konser verdi. Kendine özgü yorumuyla müzikseverlerin kalbinde taht kurmaya aday olan sanatçı, bu özelliği sayesinde şimdiden dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.
Kelimeler yetmezse, melodiler…
Hisset isimli ilk bestesi ile Youtube sayfasında hayranlarını mest eden Genç piyanist, aldığı ilhamla müzikseverleri klasik müziğin o büyüleyici ortamına çekeceğe benziyor. Müziğin kendisi için bir hayat kaynağı olduğunun altını çizen Cin, yaşadığı duygu yoğunluğunu şöyle betimliyor: “Bazen gittiği yerlerden geriye doğru baktığında; yaşama tutunma çabası, tedirginlikler ya da pişmanlıklar yaşar ya insan. İstesen de artık hiç bir şey eskisi gibi değildir. Herşeyin yolunda olduğunu düşündüğünüz zaman bile, gelgitler içindeki insan duygusu tüm bu yaşam kargaşası içinde dönüp dolaşırken, kimi zaman birşeyler çağırmıştır sizi, arkasından gidersin. Sonra da önünde koskoca bir boşluk bulursun. O an sizi ifade edecek her şey dile gelsin istersin. Sonra elin kaleme gider, belki bir şiir, belki de piyano tuşlarında ararsın hissettiklerini. Ve o zaman kelimeler yetmediğinde, melodilerde bulmaya çalışırsın kendini”
Duygusal bir yolculuğa çıkarıyor
Onur Ozan Cin’in en büyük destekçisi ve yol göstereni babası Gıyasettin Cin de tıpkı oğlu gibi sanatçı ruhlu bir insan. Hakkari’den tasını tarağını toplayıp ailesi ile birlikte Antalya’ya başlattığı göçün ardından bir hikayenin belki de başmimarı oldu. Oğlunun bir piyano virtüözü olmasında büyük paya sahip olan Gıyasettin bey, onu öve öve bitiremiyor. O da oğlunun müziğinin büyüsüne kapılmış olacak ki ona yürekten inanarak dökülüyor sözcükler ağzından: “Sizler her günün akşamında, hafta sonunda veya seyahat anlarında Onur Ozan Cin'i dinlemelisiniz.
Parmaklarının dokunduğu piyano tuşlarının tınısı, her notası sizi farklı diyarlara taşıyacak. Bu müziği dinlerken, kendi iç dünyanızda yeni şeyler keşfedeceksiniz. Kimi zaman hayal kırıklığına, kimi zaman yaşanmış bir aşka, kimi zaman da yaşanmış bir sevdayla hüzünlü sonlara tanıklık edeceksiniz. Bazen buruk bir ayrılık, bazen de iç dünyanızda küçük bir tebessüme şahitlik edeceksiniz. Sözün özü bu müzik size duygusal bir yolculuk sunacak ve siz dönmek istemeyeceksiniz. Çünkü aradığınız her şey, bu melodilerin içinde gizli. İşte o zaman tam anlamıyla hissedeceksiniz."
Yorum Yazın