Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, bu hatıra duvarın, DokumaPark Projesi’nin bitiriliş anıtı olduğunu belirterek, “Dokuma Projesini tamamladık. Bu tabloya, anıt duvarla imzamızı attık.” dedi.
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, “Dokuma Fabrikası, azmimizle, iyi niyetimizle hiç kimsenin olmadı, hiç kimseye peşkeş çekilmedi ve Dokuma Antalyalıların oldu. Dokuma’yı, gerçek sahibi olan Antalyalılara iade ediyoruz." sözleriyle 30 Ocak 2015’te fabrika yerleşkesinin kapılarını yeniden Antalyalılara açmıştı. Başkan Hakan Tütüncü, bu tarihten itibaren Antalya’nın dinamiklerinin katkısıyla fabrika yerleşkesini, şehrin akciğeri ile kültür ve sanat adası haline getirecek olan projeleri yapmaya başladı.
ENDÜSTRİYEL MİRAS GELECEĞE TAŞINDI
Bu projeler yapılırken, Antalya’nın endüstriyel mirası olan Dokuma Fabrikası alanında hiçbir bina yıkılmadı, tek bir ağaç bile kesilmedi. Aksine güçlendirme çalışmalarıyla binaların ömrü uzatılırken, ağaç ve bitki dikimleriyle yerleşkenin yeşil örtüsü artırıldı. Proje çalışmaları, yerleşkenin imar planında park alanı olan fabrika binası ile çevresini kapsayan ve ‘DokumaPark’ adı verilen 238 dönümlük kısmında gerçekleştirildi.
DOKUMA, KÜLTÜR, SANAT VE MÜZELER ADASI OLDU
Başkan Tütüncü, şehrin ortak aklıyla yerleşke içerisindeki tüm binaları, bilim, kültür, sanat ve eğitim projeleriyle yeniden işlevlendirdi. Fabrikası binası Antalya Bilim Merkezi ile Anadolu Şehitler Müzesi’ne, trafo binası Cemil Meriç Kütüphanesi’ne, işçi yemekhanesi Dokuma Sanat Galerisi’ne, memur yemekhanesi Dokuma Çalışanları Emekliler Lokali’ne, kreş Anadolu Oyuncak Müzesi’ne, müdür lojmanı Yeşilçam Müzesi’ne, fabrika ambarları Antalya Otomobil Müzesi’ne, misafirhane 1974 Oteli’ne dönüştürüldü. İşçilerden toplanan paralarla inşa edilen Dokuma Camii restore edilirken, işçi eğitim salonu ise kadınlara yönelik spor merkezi haline getirilecek.
YIKILAN BİNALARA ANIT DUVAR
Başkan Tütüncü, Dokuma Fabrikası’nın sadece atölye binası ile lojmanlarını yeni bir proje ile şehre kazandıramadı. Çünkü bir önceki belediye yönetimi tarafından fabrikanın bu hatıraları yıkılmıştı.Yıkılan atölye binasının hatırası da anıt bir duvarla yaşatılıyor. Binanın bulunduğu alanın üzerine atölye binasının ön duvarının bir bölümü yapıldı. Önceki yönetimi tarafından 488 dönümden oluşan Dokuma İplik Fabrikası yerleşkesinin üst kullanım hakkının 49 yıllığına ihalesiz bir şekilde verilmesine atıfta bulunmak amacıyla da, atölye duvarı yıkılmış bir görünümde inşa edildi. Fabrikanın mesai başlangıç, bitiş ile öğle yemeği saatlerinde çalan çanı da anıt duvar da sergilenecek.
DOKUMAPARK PROJESİ TAMAMLANDI
Başkan Hakan Tütüncü, DokumaPark alanında planladıkları projelerin tamamlandığına vurgu yapmak amacıyla da yapılan anıt duvarda incelemelerde bulundu.
DokumaPark alanında planladıkları projeleri tamamladıklarını aktaran Başkan Tütüncü, açıklamasında şunları kaydetti: “DokumaPark, uzun yıllar üzerinde düşünülmüş, emek verilmiş ve hayata geçirilmiş bir projedir. Türkiye’de böyle bir endüstriyel mirası tümüyle sahiplenilmiş, bütün binaları kendi hatıralarıyla yaşatılmış başka bir proje yok. Böyle bir çalışma, Antalya Dokuma Fabrikası’na özgü bir durum oldu.
“DUVAR İLE BİTTİ İMZASINI ATTIK”
Gönül arzu ederdi ki, biz göreve gelmeden önce yıkılan binalar da var olsalardı. Keşke o binalar yıkılmasaydı. O binalara yetişemedik. Bizden önceki dönemde yıkılan binaların hatıralarının yaşaması anlamında böylesi bir duvar inşa ettik. Bu duvar ile DokumaPark, projesini bitirdiğimizin imzasını da atmış olduk.
“ÇAN ÇALDIĞINDA HER ŞEY BİTMİŞ OLACAK”
Ressam tabloyu yapar, bitirir ve altına bir imza atar ya; bu anıt duvar da o imza demek. Bu duvar, Dokuma yerleşkesinde planladığımız projelerin bitirildiğinin resmidir. Fabrikanın zamanı bildiren çanını da yaptığımız duvarın alnında muhafaza edeceğiz. Çanı çaldığımızda her şey bitmiş olacak.Yıkılan atölye binasının yerine yaptığımız bu duvar bir anıttır. Bu duvar, DokumaPark projesini bitirdiğimizin anıtıdır. Bir ressamın tablosunun altına imzasını atması gibi. Muhteşem bir tablo yapılmış, bitmiş. Her şey yerli yerinde, hiçbir kusur yok. Ama o imza eksik olursa o tablo tamamlanmış olmaz. Bu anıt olmamış olsaydı bu eser de tamamlanmış olmayacaktı. Bu Dokuma projesinin bitiriliş anıtıdır.”
DOKUMA FABRİKASI’NDA NE OLDU?
Dokuma İplik Fabrikası’nın temeli, 5 Ocak 1956'da Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes tarafından atılmıştı. Fabrika üretim, Demokrat Parti Antalya milletvekili Burhanettin Onat'ın çabaları ile izinleri, proje hazırlığı ve makine ithalatı tamamlamasından sonra Ekim 1961'de başlamıştı.
Antalya Ovası’nın beyaz altını pamuğu, ipliğe ve kumaşa dönüştüren Dokuma Fabrikası, binlerce Antalyalı’ya da ekmek kapısı olmuştu.
Üretimi 13 Ocak 2003’te durdurulan fabrika, kamuoyunun baskısı ile özelleştirilmek yerine 2004'te Kepez Belediyesi'ne devredilmişti.
O dönemin Kepez Belediye yönetimi tarafından 488 dönümden oluşan Dokuma İplik Fabrikası yerleşkesinin üst kullanım hakkı, 49 yıllığına ihalesiz bir şekilde yabancı ortaklı özel bir şirkete verilmişti. Ancak bu tahsis işlemi, Antalyalılar tarafından kabul görmemişti. Antalya dinamiklerinin açtığı dava sonucunda İdare Mahkemesi, Dokuma’nın tahsisini iptal etmişti. Danıştay’ın, bu kararı 2012’de onaylamasıyla tahsis işleminin iptal edilmesi kararı hukuken kesinleşmiş oldu. Dokuma arazisinin tamamının Antalya'ya kazandırılması sözünü veren Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü de, tahsis işlemini iptal etmesi kararının hukuken kesinleşmesinden sonra Antalya’nın dinamiklerinin katkısıyla şehrin ortak aklının öncülüğünde Dokuma’nın yeniden Antalyalılara kazandırılmasına yönelik bir girişim başlatmıştı. Bu kapsamda ilk olarak fabrika binası ve çevresini kapsayan 238 dönümlük park alanı Antalyalıların kullanımına açıldı. Daha sonra Dokuma Fabrikası’nın batısındaki 250 dönümlük ticari alanın hukuki problemi de kentin ortak aklıyla çözüldü. Alınan meclis kararıyla Dokuma arazisinin üst kullanım hakkının verildiği şirkete, ödediği parayı iade edilerek, Dokuma’nın tapusu yeniden alındı.
DOKUMA, ŞEHRİN AKCİĞERİ
DokumaPark’ta, Antalya Sahaflar Çarşısı, Kadın Emeği Çarşısı, Dr Burhanettin Onat Çocuk Kütüphanesi, tren vagonu ile buharlı lokomotif, Minyatür Türkiye Parkı ile şehrin geçmişini anlatan çeşitli kültürel objeler de bulunuyor. ‘DokumaPark’ ismiyle kent parkına dönüştürülen fabrika arazisi, yeşil alanlarıyla da şehir için bir akciğer işlevi görüyor. Koruluk alanın bulunduğu yerleşkede zeytin bahçesi, portakal bahçesi ile botanik bahçe kuruldu.
Yorum Yazın