“Türkiye’nin 2.Yüzyılında Ekonomi” başlığı ile, konuk konuşmacı olarak, AÜ İİBF Öğretim Üyesi Doç.Dr. Şükrü Erdem’in katıldığı, Yörük Sanayici ve İş İnsanları Derneği (YÖRSİAD) Mayıs ayı kahvaltılı toplantısı Hotel SU’da gerçekleştirildi. Toplantıya ilgi büyük olurken, YÖRSİAD’a yeni üye olan Çağdaş Topçu ve Emre Aydın’a rozetleri konuk Doç.Dr. Şükrü Erdem tarafından takıldı.
Doç.Dr. Şükrü Erdem yaptığı konuşmasında, Türkiye’nin 2.Yüzyılında Ekonomi başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Erdem yaptığı konuşmasında, YÖRSİAD'ın çalışmalarını yakından takip ettiklerini belirttiği konuşmasında, “ SİAD'ların önemi büyük. Yörük Sanayici İş İnsanları Derneği'nin de başarılı çalışmalarını yakından takip ediyorum. Bugün sizlerle birlikte olmaktan dolayı oldukça mutluyum" dedi.
Doç.Dr. Şükrü Erdem, yaptığı sunumunda 2019 yılından bu yana ekonomide gelinen son durumu değerlendirirken, 2023 yılında Türkiye'yi bekleyen ekonomik durumun geleceğini katılımcılara anlattı .
1.5 TRİLYON BÜTÇE AÇIĞI ÖNGÖRÜSÜ
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ilde yıkıma neden olan depremin Türkiye’ye maliyetinin yaklaşık 2 trilyon lira olduğunu belirten Erdem, seçim vaatlerinin de bütçede etkili olduğuna işaret etti. Deprem maliyeti, EYT ve seçim vaatleriyle bütçe açığının 1.5 trilyon lira civarında olabileceğini öngören Erdem, bütçe açığından kurtulmak için vergi artışının gündeme gelebileceğini, acil olmayan yatırımların ertelenebileceğini ve kamu borçlanmasının devam edebileceğini söyledi.
“EKONOMİ YAVAŞLADI”
Son dönemde ekonominin yavaşladığına işaret eden Erdem, deprem bölgelerindeki inşaat harcamalarından dolayı ekonomide büyüme olacağını söyledi. Kaynak sorununun büyümeyi yavaşlattığını dile getiren Erdem, “Kısa dönemde ekonomiyi canlı tutabilirsiniz ama uzun dönemde verimsizlik ve kaygı olur” dedi.
“BÜYÜMEDEKİ PROBLEM KAYNAK”
Nüfusun ve konut ihtiyacının arttığına, eskiyen konutların dönüştürülmesi gerektiğine işaret eden Erdem, “Yılda 1 milyon nüfus artışı, 500-600 bin evlilik var. Böyle bir ekonomide büyüme olmaz mı? Elbette olur. Yüzde 1-1.5 büyüme nüfustan gelir, yüzde 1-1.5 büyüme konuttan gelir. Yeter ki para olsun, kaynak olsun. Bu ekonomi katlanarak büyür ama problem kaynak” ifadelerini kullandı.
“EKONOMİDE AMAÇ BÜYÜME DEĞİL, KALKINMADIR”
Türkiye’de tahsis ve rant ekonomisinin çok olduğunu ifade eden Erdem, “Siz bunlardan biraz kazanırsınız ama bu ekonomiden refah da demokrasi de çıkmaz” dedi. Kalkınmanın önemine dikkat çeken Erdem, ekonomide amacın büyüme değil kalkınma olması gerektiğinin altını çizdi. “Kalkınma mutluluk, eşitlik, adalet. Kalkınma altyapı projeleri, fabrikalar, havalimanları, petrol, maden değildir. Kalkınma kültürdür, kültürle başlar” diyen Erdem, şunları dile getirdi:
“Kalkınma devlet projeleriyle olmaz. Devlet şu projeyi yapsın da ülke kalkınsın, yok böyle bir şey. Kalkınma üretici, yenilikçi bireydir. Herkesin üretici olmasıdır. Herkesin aktif üretime katılmasıdır. Evde oturmakla, memur olmakla kalkınma olmaz. Tarım toplumunun kurumları, kültürü başkadır, sanayi toplumunun kurumları, kültürü başkadır. Sanayi sonrası toplumun kültürü, devlet yapısı farklıdır. Gelişme ve kalkınmanın faktörleri farklıdır. Bakacaksınız şirketiniz, kurumlarınız tarımda mı? sanayide mi? sanayi sonrasında mı? Tarım kültürüne sahip bir girişimci ile sanayi kültürüne sahip bir girişimci farklıdır. Kendimizi tahlil edip, öğrenip değiştirmeliyiz. ”
Yorum Yazın