© Adalya Medya 2021

Aradaki fark vatandaşa ödenecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada dövize yönelimi azaltacak TL mevduatlarındaki yeni düzenlemeyi duyurdu.

‘DÖVİZE GEÇMELERİNE İHTİYAÇ KALMAYACAK’

Tasarruflarını değerlendirirken kurdaki yükselişten kaynaklanan kaygılarını gidermek isteyen vatandaşlarımıza yeni bir finansal alternatif sunuyoruz. Dövizin muhtemel getirisine Türk Lirası varlıklarda kalarak ulaşılabilmesini sağlayacak bu yeni araç şöyle işleyecektir: İnsanlarımızın bankadaki Türk Lirası varlığının mevduat kazancı kur artışından yüksekse bu getiriyi elde edecek. Ama kur getirisi mevduat kazancının üstünde kalırsa, aradaki fark doğrudan vatandaşımıza ödenecek. Üstelik bu kazanç stopaj vergisinden de muaf tutulacak. Ayrıca, Türk Lirası varlıklarını yeni bir döviz talebi oluşturmayacak şekilde değerlendirilmesini temin edecek araçları devreye alacağız. Dolayısıyla bundan sonra hiçbir vatandaşımızın kur daha yüksek olacak diye mevduatını Türk Lirasından dövize geçirmesine ihtiyaç kalmayacak.

Bir müjdemiz de ihracatçılarımıza var. Döviz kurundaki dalgalanma sebebiyle fiyat vermekte zorlanan ihracatçı firmalarımıza doğrudan Merkez Bankası aracılığıyla ileri vadeli kur rakamı verilecek. Bu işlem sonunda ortaya çıkabilecek kur farkı ise Türk Lirası olarak ihracatçı firmamıza ödenecek.

Fon büyüklüğü 250 milyar liraya ulaşan bireysel emeklilik sistemimizin cazibesini artırmak için devlet katkısı oranını yüzde 5 daha artırarak yüzde 30’a çıkartıyoruz.

Hâlihazırda eurobond faiz gelirlerinde stopaj geliri yüzde sıfır iken devlet iç borçlanma senetlerinde bu oran yüzde 10 olarak uygulanmaktadır. Devlet iç borçlanma senetlerine talebi artırmak için buradaki stopajı da yüzde sıfıra indiriyoruz.

“ENFLASYONU NEREDEN NEREYE ÇEKTİK, ŞÖYLE BİR İNCELESİNLER”

Türkiye’nin serbest piyasa ekonomisinden ve kambiyo rejiminden en küçük bir geri adım atmaya ne niyeti vardır, ne de böyle bir ihtiyacı vardır. Biz bu oyunu kendi kurallarıyla oynayarak hedeflerimize ulaşacağız. Aksini iddia eden veya düşünen dönüp kendini sorgulamalıdır. Bunca zamandır faizleri yükseltilmesinden başka tek bir çözüm teklifi sunamayanların Türkiye’yi de, dünyayı da doğru okuyamadıkları ortadadır. Amerika’ya baksınlar, tüm Batıya baksınlar, şu anda onların faiz politikaları nasıl çalışıyor onu izlesinler. Çin’e baksınlar, Hindistan’a baksınlar, onların faiz politikaları nasıl çalışıyor onu görsünler. Görecekler ki, Amerika başta olmak üzere sıfır faiz, eksi, bu tür faizler var. Öbür tarafta bakıyorsunuz Çin, Hindistan, buralarda 6-7-8, buralarda aynı şeklide faiz politikaları var. Ve biz şu anda faizdeki indirimle beraber, evvel Allah zaman bunu gösterecek,  birkaç ay sonra enflasyon da nasıl düşmeye başlayacak bunu hep beraber yaşayacağız.

Türkiye’nin geçtiğimiz 19 yıl nereden nereye geldiğini ve artık böyle bir ekonomik dönüşüme hazır olduğunu her fırsatta teorik çerçevesiyle, verileriyle örnekleriyle anlatıyoruz. Biz dün bu ülkede yönetime gelmedik. 19 yıl önce göreve geldiğimizde faiz neredeydi, enflasyon neredeydi ve biz faizi nereden nereye indirdik, enflasyonu nereden nereye çektik lütfen şöyle bir geçmişi incelesinler, baksınlar ve bunu da hangi yönetim yaptı bunu da görsünler. Biz yaptık ve şimdi yine aynısını biz yapacağız. Ve biz burada kalkıp da evet, ülkedeki ekonomi nedir, bundan anlamayanların ağzına bakacak hâlimiz yok. Biz yaşadık, biz uyguladık ve yaşayışımızla, uygulayışımızla da faizi de, enflasyonu da nereden nereye çektiğimiz ortada.

Milletimize söz verdiğimiz şekilde ülkemizi eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal yardımlara kadar her alanda işte bugünler için hazırladığımızı ifade ediyoruz.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER