© Adalya Medya 2021

Otoyol yerine hızlı tren önerisi

İMO Antalya Şubesi’nin ‘Antalya 2030 Ulaşım ve Ekonomi Vizyon Tasarımı’ başlıklı seminerinde konuşan AK Parti Antalya eski Milletvekili Dr. Sadık Badak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 3.2 milyar Euro maliyetli Antalya Alanya Otoyol Projesi yerine başta hızlı tren yatırımı olmak üzere kente bir çok yatırım yapılmasının daha faydalı olacağını dile getirdi.

AK Parti Antalya eski milletvekili Sadık Badak, İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi’nin konuğu oldu. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Meclis Başkanı Ahmet Öztürk ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) Başkanı Ümit Mirza Çavuşoğlu’nun da katıldığı seminerde konuşan Badak, hazırladıkları “Antalya 2030 Ulaşım ve Ekonomi Vizyon Tasarımı” konulu çalışmayı aktardı.

Yaptıkları ulaşım merkezli çalışmanın tarım, turizm ve ihracatı da kapsadığına dikkat çeken Badak, Konaklı-Serik arasında planlanan otoyola işaret etti. Otoyol yerine daha az maliyetli olan transit karayolu önerisinde bulunan Badak, önerinin gerekçelerini ve otoyolun vereceği zararları aktardı. Otoyol projesinin yanlış olduğunu belirten İMO Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan ise, kamu kaynaklarının doğru planlanması ve kullanılması gerektiğini vurguladı.

Antalya ekonomisinin bir bütün halinde çalıştığını ve unsurlarında bir problem varsa o problem düzeltilene kadar işlerin yoluna girmediğini belirten Badak, tarım, sanayi, turizm sektörlerindeki problemlere dikkat çekti. 2023 yılı verilerine göre Antalya’nın tüm sektörlerinin ihracat toplamının 16 milyar dolar civarında olduğuna işaret eden Badak, bu ihracatın 12 milyar dolar ile yüzde 75’ini turizm sektörü gelirlerinin, yüzde 25’ini turizm dışı sektörlerin oluşturduğunu kaydetti. 2030’lu yıllarda Antalya’nın 30 milyon yabancı turist ağırlayacağının kabul edildiğini kaydeden Badak, “Problemin temelini teşkil eden ‘ekosistemin eksik unsurları’ tamamlanmadığı sürece Antalya ili ekonomisi aksak çalışacak, sektör unsurları tam çalışan turizm gelişirken, turizm dışı sektör gelirlerinde oransal gerileme devam edecek” uyarısında bulundu.

Antalya’da eksik olan tedarik, üretim, pazarlama ve lojistik unsurlarına dikkat çeken Badak, il dışı demir yolu taşımacılığının, lojistik merkezinin, kruvazör rıhtımın, 70 bin hektarda kapalı sistem sulamanın olmadığını, Gazipaşa-Muratpaşa-Kepez arasındaki karayolunun yetersiz olduğunu ve demiryolu bulunmadığını kaydetti. Kapalı sistem sulama için bir kısmının projelerinin hazır olduğunu ve ihalelerin yapıldığını belirten Badak, “Ödeneklerle yavaş yavaş devam ediyor ama ana projeler bekliyor” dedi. Badak, nüfusu 5 milyona çıkması beklenen Antalya’nın, Gazipaşa-Muratpaşa-Kepez arasındaki yaklaşık 150 kilometrelik mesafede İstanbul’daki gibi bir Marmaray’ı hak ettiğini söyledi. 

Antalya’da üzerinde durulan demiryolu ve karayolu türleri ile kilometre maliyetlerini açıklayan Badak, “Hızlı Demiryolu maliyeti 3.5 ila 4 milyon dolar arasında. 2X3 şeritli bölünmüş şeritli yol maliyeti 2 ila 2.5 milyon dolar arasında. Mühendislik fakültelerinde anlatılan otoyol kilometre maliyetleri 4 milyon dolar. Ülkemizde son 20 yılda yapılan otoyolların ortalama maliyeti 8 milyon dolar. Uzmanların yaptığı analizlerde 6 milyon dolar” dedi. Konaklı-Serik arasında bağlantı yolları ile birlikte 122 kilometrelik otoyol ihalesi yapıldığını hatırlatan Badak, “Bunun geri dönüşü 3.2 milyar Euro. Kilometresi 26 milyon Euro’ya geliyor. Biz bu para ile şehrimizin diğer eksiklerini tamamlayabileceğimizi düşünüyoruz. Üstelik ihale edilen otoyol Konaklı’dan Döşemealtı’na gelmiyor. Serik’e geliyor ve bağlanıyor, bunun da problemleri var” şeklinde konuştu.

Yaptıkları çalışmadaki önerinin Alanya-Döşemealtı arasında 200 kilometrelik transit karayolu olduğunu bildiren Badak, bu yolun maliyetinin bağlantı yollarıyla birlikte 400 milyon dolar olduğunu kaydetti. Alanya-Döşemealtı arasında yapılacak 2X3 şeritli bölünmüş transit yolun fonksiyonlarını, “Manavgat’ın doğusunda yer alan turizm tesisleri için Antalya havaalanına özellikle yüksek sezonda gelen turistlerin kısa zamanda transfer edilmesini sağlar. Hız bakımından otoyoldan hiçbir farkı yok. Denizli-Burdur-Korkuteli-Bucak-Isparta ile Serik-Manavgat-Alanya istikametine karşılıklı geçişlerin, Gazi Bulvarı ve Aksu karayoluna girmeden ulaşımını sağlar” diyerek açıklayan Badak, yolun avantajlarını ise şöyle aktardı:

“Antalya-Gazipaşa arasında ‘Hız ve Konfor açılarından’ turistik, ticari, sivil ve transit taşımacılık için tamamen yeterli. Yap-işlet-devret bütçe imkanını Kepez-Gazipaşa Hızlı Tren (Alanya-Ray) ve diğer yatırımlar için de kullanma fırsatı verecek. Otoyol maliyetinin yaklaşık yüzde 26 seviyesinde bütçe gerektiriyor. Otoyol 80 ila 150 metrelik geniş bir koridora sığarken, transit yol 40 ila 50 metre genişlikte bir koridora sığıyor. İşletme maliyetleri düşük. Geçiş ücreti otoyola göre çok makul. Teknik nedenlerle yapım ihalesine çok firma katılarak rekabet oluşabilecek. Otoyol ihalesine yeterlilik belgesi olmadığı için çok fazla firma katılamıyor. Transit yol ihalesine en az 20 firma katılır.”

Ulaştırma Bakanlığı’nın 15 Aralık 2023’te 3.2 milyar Euro’ya ihale ettiği 84 kilometrelik Konaklı-Serik otoyolunun dezavantajlarına dikkat çeken Badak, “Günlük 100 bin araç geçiş garantisiyle vatandaşa, sektörlere ve kamu bütçesine büyük bir yük getirecek. 80 ila 150 metre genişliğinde arazi kullanılacak ve işletme maliyetleri yüksek olacak. Gelecek yıllarda Serik-Döşemealtı arasında 78 kilometre için ilave 2.5 milyar Euro yatırıma ihtiyaç olacak. İhaleye giren firma sayısının çok az olması ve geçiş ücretinin aşırı yüksek olması. Güzergahta var olan yüksek nitelikli tarım, eko ve agro turizm alanlarını bozacak. Çukurova-Ege arasında ağır taşımacılık sorunlarını Antalya Ovası’na getirecek. Doğrudan Döşemealtı’na ulaşmadığından tüm trafik Serik-Aksu hattında toplanacak. 84 kilometre otoyol için kullanılacak 3.2 milyar Euro’luk aşırı bütçe nedeniyle hızlı tren ve kapalı sulama yatırımlarına 15 yıl boyunca ödenek alınamayacak. Ben 8 yıl boyunca Plan ve Bütçe’de görev yaptım. Devlet genellikle ülkeye dengeli bir bütçe ayırmaya çalışır. Antalya 3.2 miyar Euro’luk bir yatırım almışsa, hızlı tren gibi diğer yatırımların ertelenme gerekçesi oluşur. Diğer yatırımları yapamama riskiyle karşı karşıya kalırız. Bu bütçe ile diğer dört temel ulaşım ve üretim yatırımı tamamlanabilir” şeklinde konuştu. Badak, kendisine yöneltilen soruları da yanıtladı.

İMO Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan ise, Badak’a sunumu için teşekkür etti. Kamu kaynaklarının doğru planlanması ve kullanılması gerektiğini vurgulayan Akdoğan, Antalya-Alanya arasında planlanan otoyolun doğru bir proje olmadığının sunumda görüldüğünü belirterek, “Otoyola bizler karşı değiliz ama doğru şekilde planlanması ve kaynakların doğru kullanılması hepimizin önceliği. Bu paralar bizlerin cebinden çıkacak. Garanti geçiş sayılarıyla ilgili de bir sıkıntı söz konusu. 100 bin araç garantisi veriliyor. Ulaşımda yeni açılan yollar mevcut yolun yüzde 30 civarında bir yükünü transfer ediyor” diye konuştu. 

Antalya’nın ulaşım sorunu ile ilgili ilk çalışmanın 1989 yılında dönemin belediye başkanı Hasan Subaşı tarafından Akdeniz Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mete Sümer’e yaptırıldığını hatırlatan Akdoğan, şöyle konuştu:

“Daha sonra 1995 yılında Prof. Dr. Cüneyt Elker ve ekibine yaptırılan ulaşım planlama çalışması sonucu üç ciltlik bir rapor hazırlanmıştır. 1998 yılında Bechtel İnternational İnc. Firmasınca yapılan Antalya hafif raylı sistem projesi de uygulanamamıştır. Ayrıca, Boğaziçi Üniversitesi Yapı Teknolojisi Uygulama Araştırma Merkezinden Prof. Dr. Semih Tezcan ve ekibine Antalya Ulaşım Güncellemesi adında bir çalışma da yaptırılmıştır. 2000 yılında dönemin belediye başkanı Bekir Kumbul tarafından LRT Planlama Danışmanlık Rıfat Türkkan’a Antalya ve yakın çevresi ulaşım etüdü ve ulaşım nazım planı çalışması başlatılmış ancak tamamlanamamıştır. Daha sonra dönemin belediye başkanı Menderes Türel tarafından MNL Ltd. Şti.’ne ulaşım master planı çalışması verilmiş; 17 Şubat 2005’te başlayan çalışma 17 Haziran 2005’te tamamlanarak Büyükşehir Meclisinden onay almıştır. Ancak diğer çalışmalar gibi bu çalışmadan da bir sonuç alınamamıştır. 2009 yılında belediye başkanı Mustafa Akaydın tarafından Ulaşım-Art Ltd. Şti. Erhan Öncü’ye Antalya Ulaşım planlaması verilmiş, çalışma 2012 yılında tamamlanmıştır. Yine

2016 yılına dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel tarafından Boğaziçi Proje A.Ş’ye ulaşım master planı yaptırılmış ve 2023 yılında bu planın raylı sistemi bölümü revize edilmiştir. 1989 yılında başlayan ve hala sürmekte olan çalışmalardan 35 yıl içinde Antalya’nın ulaşım sorununu kökten çözebilecek bir sonuç alınamamıştır” diye konuştu.

Ulaşım sorununun her geçen gün derinleşmekte olduğunu, yap-boz şeklinde yapılan planların bu soruna bir çözüm üretemediğini vurgulayan Akdoğan, “Ulaşım sistemlerinin planlanması ve inşası, inşaat mühendisliği mesleğinin uzmanlık alanı olan ana bilim dallarından birisidir. İnşaat Mühendisleri Odası kendi uzmanlık alanlarındaki mesleki bilgi ve tecrübe birikimiyle, kent sorunlarının tespit ve doğru çözümlerinde kent yöneticilerine her zaman destek vermiş; yanlış uygulama ve çözümlerde de aklın ve bilimin ışığında toplum yararına doğrulardan yana çaba sarf etmiştir” ifadelerini kullandı. Seminer sonunda İMO Başkanı Akdoğan tarafından Badak’a teşekkür belgesi verildi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER