TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu (İKK), Muratpaşa-Konyaaltı Falezlerinin bir bölümünün koruma statüsünün düşürülmesine yönelik yapılan düzenlemeye sert tepki gösterdi. Yazılı açıklamada, falezlerin yapılaşmaya açılmasının doğal ve ekolojik dengeyi olumsuz etkileyeceği vurgulanarak, bu düzenlemenin Antalya'nın doğal mirasına geri dönülmez zararlar verebileceği ifade edildi. Kurul, falezlerin koruma statüsünün düşürülmesiyle ilgili kararın gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti ve bu süreçte hukuki yollara başvurabileceklerini açıkladı.
Açıklamada, "2020 yılında Muratpaşa-Konyaaltı Falezleri, Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 'Kesin Korunacak Hassas Alan' ilan edilmişti. Ancak yeni düzenlemeyle, falezlerin özellikle Konyaaltı Varyant Bölgesi’ndeki bir bölümü, koruma statüsünün düşürülmesiyle 'Nitelikli Doğal Koruma Alanı'na dönüştürüldü. Bu değişiklik, falezlerin çevresinde yapılaşma ve turistik faaliyetlerin önünü açıyor, dolayısıyla doğal yapının bozulmasına yol açma riskini beraberinde getiriyor" denildi.
Ekosistem ve doğal doku tehlikesi
TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu adına açıklama yapan İKK Sekreteri ve Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Antalya Şube Başkanı Şaban Tat, falezlerin koruma derecesinin düşürülmesiyle bölgenin ekosisteminde geri dönülmez zararlar doğabileceğine dikkat çekerek, “Falezlerin 'Kesin Korunacak Hassas Alan' statüsünde olduğu dönemde yapılaşma ve turistik tesislere izin verilmiyordu. Ancak bu statü 'Nitelikli Doğal Koruma Alanı'na düşürüldüğü için artık günübirlik tesisler, iskeleler, balıkçı barınakları, su sporları ve teleferik gibi faaliyetler bölgeye yapılabilir hale geldi. Bu, ekolojik dengeyi bozabilir ve bölgenin doğal yapısına ciddi zararlar verebilir" ifadelerini kullandı.
Jeolojik mirasın önemi
Ayrıca, Antalya Falezlerinin yalnızca estetik bir değer taşımadığı, jeolojik olarak da dünya çapında nadir bulunan bir doğal oluşum olduğunu vurgulayan Tat, milyonlarca yıllık erozyon ve deniz hareketleri sonucu oluşan bu falezlerin korunması gerektiğini belirterek, "Bu doğal miras, Antalya'nın ekolojik sürdürülebilirliği açısından hayati önem taşımaktadır. Falezlerin korunmaması, sadece doğal güzelliklerin kaybına değil, aynı zamanda turistik cazibenin de azalmasına neden olabilir" dedi.
Kısa vadeli kazanç eleştirisi
Tat, falezlerin koruma statüsünün düşürülmesini ekonomik çıkarlar doğrultusunda atılmış bir adım olarak eleştirdi. Tat, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Bu karar, kısa vadeli ekonomik kazançlar için alınmış gibi görünüyor. Ancak bu tür adımlar, Antalya’nın doğal dengesi ve estetik yapısı üzerinde telafisi zor sonuçlar doğurabilir. Falezlerin dokusunu bozmak, sadece doğayı değil, aynı zamanda şehrin turizm potansiyelini de olumsuz etkiler.” Tat ayrıca, falezlerin yalnızca bir doğa harikası olmadığını, aynı zamanda Antalya’nın kimliğinin bir parçası olduğunu vurguladı ve “Falezler, Antalya’nın en önemli sembollerinden biridir ve bu sembolün zarar görmesi, şehrin doğal ve kültürel kimliğine zarar verecektir. Yapılaşmanın önünün açılması, kısa vadeli ekonomik kazançlar sağlasa da, uzun vadede şehrin doğal mirasının kaybına neden olacaktır” diye konuştu.
Yasal adımlar ve takip
İKK Sekreteri Tat, bu süreçte hukuki yollara başvurmaktan çekinmeyeceklerini belirterek, "Antalya halkı olarak doğal mirasımızı korumak hepimizin sorumluluğundadır. Muratpaşa-Konyaaltı Falezleri’nin Varyant Kısmı’nda yapılacak her türlü yapılaşma ve tesis girişimini yakından takip edeceğiz. Gerekirse bu süreci hukuki zemine taşıyacağız. Doğal mirasımıza zarar verecek her adımın karşısında duracağız ve bilimi temel alarak çevresel değerlere saygılı bir duruş sergilemeye devam edeceğiz" dedi. Tat, açıklamasını şu şekilde sonlandırdı: "7 Eylül 2024 tarihinde yayımlanan kararın bir an önce gözden geçirilmesini ve özellikle falezlerin denizle buluştuğu kısımlarda 'Kesin Korunacak Hassas Alan' statüsünün geri getirilmesini talep ediyoruz. Antalya'nın eşsiz doğal mirası, gelecek nesillere aktarılması gereken bir değerdir. Bu mirası korumak hepimizin sorumluluğudur."
Yorum Yazın