Antalya Büyükşehir Belediyesi Başdanışmanı ve Basın Sözcüsü Cem Oğuz, Antalya Deprem Master Planı çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Afetlere hazırlıkta toplumsal güç birliği gerektiğinin altını çizerek, bu güç birliğinde devletin, özel sektörün, üniversitelerin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının, meslek odaları ve bireylerin olması gerektiğine dikkat çeken Oğuz, "Herkesin taşın altına elini koyması gerekiyor" dedi.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Başdanışmanı ve Basın Sözcüsü Cem Oğuz, Büyükşehir Belediyesi Toplantı Salonu'nda basın toplantısı düzenleyerek Antalya’nın Deprem Master Planı çalışmalarını anlattı ve gündemdeki konuları değerlendirdi. Art arda yaşlanan depremlerin ardından Antalya’da halkın, "Antalya’da ne olacak?" gibi soruları sormaya başladığını ifade eden Oğuz, "Antalya’da 2 milyon 688 bin 4 yerleşik nüfusa sahibiz. Geçen yılın verilerine göre yaklaşık yerli ve yabancı 23 milyon misafiri ağırlıyoruz. İstanbul’un 4 katı büyüklüğünde yüzölçümüne sahibiz. Nüfus bakımından beşinci, araç sayısı bakımından dördüncü, motosiklet bakımından ikinci büyük iliz. TÜİK verilerine göre Antalya yapı kullanma izin belgesi verilmiş yaklaşık 323 bin 564 bina var. 127 bin 26 tanesi de üç merkez ilçemizde yer alıyor. Mekânsal adres kayıt sistemine göre Antalya'da 460 bin 429 yapı var. 3 merkez ilçemizde 127 bin 572 yapı mevcut. Olabilecek bir depremde 460 bin 429 yapının durumunun ne olacağı konusu herkeste merak uyandırıyor" ifadelerini kullandı.
"ANTALYA, DERİN DEPREMLERLE HOPLUYOR"
Geçmiş yıllarda yapılan çalışmalara göre Antalya'daki bina yapım analizlerine dikkat çeken Oğuz, şunları dile getirdi:
"50 yılın üzerinde bina sayısı yüzde 12 civarında. Bunlar gecekondu bölgesi ağırlıklı olarak görünen yerler. Yapı ekonomik öbürlerini tamamlamış bölgeler. 0-15 yıl arasındaki binalar Antalya’nın yaklaşık yarısını oluşturuyor. Yeni deprem yönetmeliğine göre inşa edilen, yapı denetim sisteminin işlediği yapılar Antalya’nın yaklaşık yarısını karşılıyor. Son yaşanan depremde Doğu Anadolu Fay Hattı'nın 400 kilometrelik kısmı kırıldı. Yıllardır beklenen bir deprem. Bu kırık yaklaşık 7 kilometre sığ denilen yıkıcı etkisi fazla olan bir depremdi. Aynı zonda 3 tane arka arkaya yıkıcı etkisi olan depremleri yaşadık, o nedenle hasar çok büyük. Antalya’da aktif fay hattımız, Kıbrıs Helenik Yayı adı verilen bir faydır. Deniz altında yaklaşık 150 kilometre uzaklıkta, Afrika plakasının Anadolu plakasının altına dalma batma zonuyla tetiklediği, bizi belirli aralıklarla hoplattığı derin depremler. 50 kilometrenin altında olan depremlerin bize yansıması geliyor. Bu kadar uzaklıkta ve derinde olan dalma batma zonundaki depremlerin çok fazla yıkıcı etkisi olmamakta."
"AFET YÖNETİMİ DAİRE BAŞKANLIĞI KURULACAK’
Antalya Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliği'nin, 2020 yılı Mart ayında tamamlanarak Bakanlığa sunulduğunu ve 2020 yılı Ekim ayında onaylanarak yürürlüğe girdiğini hatırlatan Oğuz, ortak akılla yapılan bir yönetmelik olduğunun altını çizdi. Afet Yönetimi Daire Başkanlığı'nın kurulması konusunda Başkan Muhittin Böcek’in seçim vaadinde bulunduğunu da hatırlatan Oğuz, "Bununla ilgili 2019 yılı Eylül ayında Bakanlıkla gerekli yazışmaları yaptık. Kasım ayında yönetmelik değişikliği gerektiği ve not alındığı bildirildi" dedi. İki defa yönetmelik değişikliği yapılmasına rağmen bir gelişme yaşanmadığına işaret eden Oğuz, Büyükşehir Belediyesi'nin son meclis toplantısında bir karar alındığını belirterek, Türkiye’de örnek bir daire başkanlığını hayata geçirme çabası içinde olduklarını açıkladı.
"DEPREM MASTER PLANI 31 ARALIK 2025'E KADAR TAMAMLANACAK"
Afetlere hazırlıkta toplumsal güç birliği gerektiğinin altını çizerek, bu güç birliğinde devletin, özel sektörün, üniversitelerin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının, meslek odaları ve bireylerin olması gerektiğine dikkat çeken Oğuz, "Herkesin taşın altına elini koyması gerekiyor" dedi. Devlet tarafından 81 ilde İl Afet Risk Azaltma Planları'nın (İRAP) gerçekleştirildiğini belirten Oğuz, şunları söyledi:
"2022 yılından itibaren yürürlüğe girdi. İRAP çerçevesinde 3 ana tema var. Bunlardan en önemlisi afet risklerine dirençli bir şehir oluşturmak. Bunun için de 9 hedef konulmuştur. Bu 9 hedef içinde görevlendirmeler yapılmış. Antalya’da konuşulan Deprem Master Planları'nın yapılması konusunda büyükşehir ve ilçe belediyeleri koordinatör belediye olarak tanımlamıştır. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri sorumlu kurumlar, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları Koruma Kurulu, üniversiteler, meslek odaları ve ilgili STK'lar da destek vererek 31 Aralık 2025 tarihine kadar bitirilmesi öngörülmüştür. Bu çalışmalar daha önce İzmir’de ve İstanbul’da yapıldı ama uygulanamadı. Büyükşehir Belediyemiz 2022 yılı Mayıs ayında çalışmalara başladı. Bilgilendirme toplantıları yapıldı. Ağustos ayında 134 farklı kurum kuruluşun katıldığı Deprem Master Planı Çalıştayı gerçekleştirildi. Daha sonra 19 ilçe belediyesinden 175 teknik personelin görevlendirilmesi yapıldı. Bu çalışmalar hızlı şekilde devam ediyor. Bu yılın sonuna kadar mevcut yapı stokunun durumlarının ne olabileceğine dair ilçe belediyeleri, ilgili kurum kuruluşlar, ilgili odalarla birlikte tüm çalışmalar belirlenecek. Antalya Deprem Master Planı'nı ortaya çıkaracağız. Bundan sonra da depreme dirençli bir kent haline getirilmesi için topyekün çalışılması gerekiyor."
"2004 YILINDAKİ İMAR HAKLARINA GERİ DÖNÜLDÜ"
Şubat ayı devam meclisi toplantısında Muratpaşa İlçesi Güzeloba Mahallesi'ndeki 3676 ada 21 parseldeki özel sağlık alanının turizm ticaret alanına dönüştürülmesiyle ilgili plan değişikliğinin son dönemde sıkça gündeme geldiğini söyleyen Oğuz, alınan kararın 2004 yılındaki imar haklarına geri dönülmesi şeklinde olduğunu belirtti. Söz konusu alanın 2004 yılındaki 5 binlik nazım imar planlarında 0.80 emsalli turizm tercihli kentsel kullanış alanı olduğunu belirten Oğuz, 2017 yılındaki plan değişikliğiyle turizm tercihli kentsel kullanış alanından 0.80 emsal ile özel hastane alanına dönüştürüldüğünü açıkladı. Alanın 2022 yılında aynı emsal ile tekrardan turizm tercihli kentsel kullanış alanının bugünkü karşılığı olan turizm ticaret alana dönüştürüldüğünü kaydeden Oğuz, 2004 yılındaki hakların tekrar verildiğini söyledi. Yapılan itiraz üzerine plan notuyla tekrardan plan değişikliğinin Muratpaşa meclisine geldiğine işaret eden Oğuz, Büyükşehir Belediyesi'nin son devam meclisinde de plan değişikliğinin Muratpaşa Belediyesi'nden geldiği şekliyle kabul edildiğine dikkat çekti. Değer artışı olup olmadığıyla ilgili çalışmanın Muratpaşa Belediyesi tarafından yapılması gerektiğini kaydeden Oğuz, varsa değer artışının İmar Planı Değişikliğine Dair Değer Artış Payı Hakkındaki Yönetmeliğe göre Bakanlığa yatırılması gerektiğini söyledi.
Yorum Yazın