© Adalya Medya 2021

Yamansaz kararına Yargı engeli

Danıştay, Mimarlar Odası Antalya Şubesi’nin Peyzaj Mimarlar Odası ve Antalya Barosu ile birlikte Yamansaz’ın koruma statüsünü değiştiren karara yönelik açtığı davada yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Antalya’nın Muratpaşa ilçesi sınırlarındaki Yamansaz Bataklığı Doğal Sit Alanı ile ilgili Danıştay 6’ncı Dairesi’nden yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Yamansaz’ın koruma statüsünün yeniden değerlendirilmesi sonucunda alanın sınırlarının yeniden belirlenerek ‘Kesin Korunacak Hassas Alan’ olarak tescil ve ilan edilmesine ilişkin 08.05.2021 tarih ve 31478 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 07.05.2021 tarih ve 3968 sayılı Cumhurbaşkanı kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle dava açıldı. Davayı TMMOB Mimarlar Odası Antalya Şubesi, Peyzaj Mimarlar Odası Antalya Şubesi ile Antalya Barosu birlikte açtı.

YAMANSAZ’IN DOĞAL ÖZELLİKLERİ SIRALANDI

Cumhurbaşkanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı aleyhinde açılan davada kararın iptal talebi gerekçeleri arasında alanın doğal özellikleri sıralandı. Yamansaz Bataklığının daha önceleri göl olduğu, alanın jeomorfolojik yapısı, jeolojik yapısı, fauna ve florası itibarıyla endemik bitkilerin bulunduğu, ender hayvan türlerinin, özellikle kuşların yaşadığı bir alan olduğunun 10.02.1994/2120 sayılı Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararıyla belirlenerek sınırlarının mevcut duruma göre çok daha geniş tespit edildiği vurgulandı. Buna göre imar planları yapıldığı, dava konusu işlem ile 1. derece doğal sit alanının sınırlarının yeniden belirlenerek alanın daraltıldığı, buna ilişkin bilimsel çalışmayı davalı idarenin özel bir firmaya yaptırdığı, dava konusu işlemle belirlenen sınırların çevresinin ise Nitelikli Doğal Koruma Alanı olarak ilan edildiği vurgulandı.

‘TELAFİSİ İMKÂNSIZ ZARARLAR ORTAYA ÇIKACAK’

Alanda kalan yapıların ise ekonomik ömrünü tamamlayıncaya kadar kullanılabileceğinin düzenlendiği, oysa anılan yapıların dava konusu Kesin Korunacak Hassas alana baskı yaptığı, söz konusu yapıları korumak amacıyla dava konusu alanın sınırlarının daraltıldığı, bu durumun uluslararası sözleşmelere, korunan alanlar mevzuatına, ilke kararlarına aykırı olduğu savunuldu. Dava dilekçesinde dava konusu işlemin yürütülmesinin devam etmesi halinde doğal sit alanı ve içerisindekiler yönünden telafisi imkansız zararların ortaya çıkacağı ileri sürüldü. Davalı kurumlar ise usule ilişkin yaptığı savunmada, davacıların dava açmakta menfaatinin bulunmadığı ve davanın süresinde açılmadığını belirtti.

‘HUKUKA VE KAMU YARARINA AYKIRI’

Davaya bakan Danıştay 6. Dairesi’nce, resen atanan Bilirkişi Heyetince Hazırlanan ve taraflara tebliğ edilen bilirkişi raporundaki bilimsel verilerin hukuken kabul edilebilir ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğu, rapora yapılan itirazlar, raporu kusurlandıracak nitelikte görülmemiş ve oybirliğiyle yürütmeyi durdurma kararı vermiştir.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER