© Adalya Medya 2021

‘Antalya vitrinimiz olabilir’

Hatay’ın güçlü olduğu yönlerle Antalya’nın entegrasyonunun sağlanabileceğini belirten Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Antalya’yı Hatay gastronomisinin vitrini yapabileceklerini ve hatta Antalya’nın turizm, tarım ve sanayideki birikiminin Hatay’daki yeni iş fikirlerinde hayat bulmasını sağlayabileceklerini söyledi.

Antalya Genç İş İnsanları Derneği (ANTGİAD) Olağan Genişletilmiş Üye Toplantısı konuğu Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş oldu. ANTGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Osman Sert, misafirler ve üyelerinin yoğun katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda “Yeniden Doğuş” konuşuldu.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren ANTGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Osman Sert, Hatay’ın ANTGİAD üyeleri için çok farklı bir önemi var. Bu salondaki her bir fert Hatay’a Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün hayatını ortaya koyarak Türkiye Cumhuriyeti topraklarına kazandırdığı bir değer olarak bakıyor. Hatay, tarihi ve kültürel mirasıyla eşsiz bir ildir, bunu biliyoruz. Ama en az bu özelliği kadar önemli yönü de bize Atamızın emaneti olmasıdır.

HATAY BU SALONDAKİ HERKESİN ŞAHSİ MESELESİDİR.

Şubat ayında meydana gelen yıkıcı deprem sadece 11 ili değil hepimizi derinden sarstı. ANTGİAD ailesi olarak ilk şoku hızlıca atlatıp haberi aldığımız andan itibaren adeta seferberlik ilan ettik ve bölgeye elimizden gelen yardımları gönderebilmek adına çalışmalara başladık. Gerek bireysel gerekse de dernek olarak büyük bir hassasiyetle yaraların sarılması için önemli adımlar attık. Üyelerimize, yardım yapabilecek herkese ulaşmaya çalıştık. Bu süreçte zaman kavramı olmaksızın depremden zarar gören insanlarımıza destek olabilmek adına canını dişine takan arkadaşlarıma, üyelerimize bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum.

Yönetim Kurulu olarak Hatay için özel bir adım daha atmak istedik. Üyelerimiz de bizlere destek verdiler. Konuyu Sayın Başkanımızla paylaştık ve fikrimize desteğini aldık. Projeyi hızla hayata geçirdik. Bu vesileyle Atamızın emaneti olan Hatay’a ufak da olsa bir katkı vermemizdeki desteklerinizden ötürü sizlere teşekkürlerimi sunuyorum. Her aşamada süreci kolaylaştırdınız, ANTGİAD Yaşam Alanı projemizin hayata geçmesine vesile oldunuz.  Nihayetinde bugün 16 ailemiz ANTGİAD Yaşam Alanında yaşamlarını sürdürüyorlar.

Hatay valiliğinin geçtiğimiz gün basına yansıyan açıklamasına göre Hatay’da enkaz kaldırma çalışmalarında %72 seviyesine gelinmiş durumda. Haberin fotoğraflarına baktığınızda, capcanlı, ışıl bir kentten geriye bomboş devasa bir alanın kaldığını görüyorsunuz. Hatay’ın adeta yeniden inşa edilmesi gerekiyor. Önümüzde, eski hatalardan ders çıkarılıp iyi planlanması gereken son derece zor bir süreç var. İnanıyorum ki devletimiz ve milletimiz yaraları saracak, el ele vererek Hatay’ı yeniden inşa edecektir. Bu konuda en ufak bir şüphem yoktur. Ancak ben işin fiziksel değil sosyal yanını çok daha önemli görüyorum. Çok sayıda Hataylının memleketini terk ettiğini, başka illere göç ettiğini biliyoruz. Diğer taraftan gözbebeği sınır ilimiz aynı zamanda yoğun bir göç tehdidi altında. Bölgede demografik dönüşüm riski çok yüksek. Hatay’ı barışın, kardeşliğin ve hoşgörünün merkezi olarak nitelendiriyorsak bunun sebebi orada binlerce yıllık kültürü yaşatan, o toprakları vatan bellemiş insanlardır, oradaki sosyal hayattır. Kent kültürünü yaşamış ve yaşatacak insanları kaybederseniz işte o zaman ne kadar bina dikerseniz dikin Hatay’ı gerçek anlamda kaybetmişsinizdir demektir.

HATAY’IN TURİZMİYLE, TARIMIYLA, SANAYİSİYLE, TİCARETİYLE BİR AN ÖNCE AYAĞA KALKMASI GEREKİYOR.

Bu noktada tüm milletimize, tüm iş dünyasına büyük görev düşüyor. Hatay’ın kalkınması, modern yüzü ile eski kimliğine bürünebilmesi için ekonominin çarklarının yeniden dönmeye başlaması lazım. Hatay’ın turizmiyle, tarımıyla, sanayisiyle, ticaretiyle bir an önce ayağa kalkması gerekiyor. Biz deprem sonrası ANTGİAD olarak hazırladığımız dosyada da belirtmiştik; depremden hasar gören bölgelerin süper teşviklerle desteklenmesini öneriyoruz. Bu noktada bazı adımlar atıldı ancak desteklerin bir seferberliğe imkân verecek hacimde olmadığını da görüyoruz. Verilen teşvikler cezbedici olmalıdır. O cazibeye kapılan bir sanayici, turizmci, tarım yatırımcısı yedi yüz bin üyeli İstanbul Ticaret Odası’nın yedi yüz bin birinci üyesi olmak yerine, hatta belki de ATSO’nun atmış bin birinci üyesi olmak yerine başta Hatay olmak üzere deprem bölgelerine yatırımı tercih etmelidir. Biz Hatay’ı ve deprem bölgelerini ancak ekonomi çarklarını bir an önce ve kuvvetli şekilde döndürerek kurtarabiliriz. Aksi taktirde kadim bölge halkını ve onlarla birlikte bölge kültürünü kaybederiz.

Bu noktada bölge halkı ile ortak iş modelleri gündemimize girmelidir. Hatay’ın güçlü olduğu yönlerle Antalya’nın entegrasyonu sağlanabilir. Örneğin Antalya’yı Hatay gastronomisinin vitrini yapabiliriz. Antalya’nın turizm, tarım ve sanayideki birikiminin Hatay’daki yeni iş fikirlerinde hayat bulmasını sağlayabiliriz. ANTGİAD olarak Hatay iş insanları ile Antalya İş insanlarını bir araya getiren, ortaklıkları, yeni iş modellerini destekleyen organizasyonlar düzenleyebiliriz.

Dünyanın en güzel coğrafyalarından birisinde yaşıyoruz. Bu güzel coğrafyanın bir gerçeği var; deprem. Bu topraklarda yaşıyorsak depremle yaşamanın bedelini ödemek zorundayız. Bizim yaşananlardan çıkardığımız dersler, bu bedelin büyüklüğünü belirliyor. Bu topraklar 99 depremini yaşadı, ülke ekonomisi yoğun bakıma girdi, ders almadık. Ardından Düzce, Bingöl, Van, Elazığ, İzmir depremlerini yaşadık, enkazları kaldırdık, kayıp canlarımızı defnettik. Onlardan da ders almadık. 11 ilimizi sallayan on binlerce kayıp verdiğimiz bir yıkım yaşadık, gördük ki halen depreme hazır değiliz, yine sınıfta kaldık.

Artık Türkiye dersine çalışmalı ve depremi bu toprakların bir gerçeği olarak kabullenip, önlemlerini alıp, onunla yaşamayı öğrenmelidir. Bu gerçek İstanbul’un da önünde durmaktadır, Antalya’nın da. Günümüzün modern kentleşme ilkeleri bellidir. Kentlerimiz modern kentleşme ilkelerine bağlı kalınarak oluşturulmuş master planlarla yönetilmelidir. Riskli yapılar ada bazında kentsel dönüşüm uygulamaları ile yenilenmelidir. İmar plan tadilatları belediye meclislerinin ana konusu olmaktan çıkmalıdır. Master planlarda nerenin ticari yoğunluk barındıracağı, nerenin konut alanı olacağı, nerenin sosyal donatı alanı olacağı belirlenmeli, bu yapı plan tadilatları ile bozulmamalıdır. ANTGİAD olarak deprem konusunu Antalya gündemine ilk taşıyan kurumlardan birisiyiz. Konunun uzmanları ile bir araya geliyoruz, konuşulanları kamuoyu ile paylaşıyoruz. Halen arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayabildiğimizi düşünmüyoruz. Ancak biz ANTGİAD olarak tuttuğunu koparan bir derneğiz. İlimiz, ülkemiz için önemli olduğunu düşündüğümüz konuları sürekli gündemde tutmaya devam edeceğiz. Bununla da ilgili olarak Makine Mühendisleri Odası ile işbirliği içerisinde 12 Ekim’de “Binalarda Yangın Güvenliği Sempozyumu” gerçekleştireceğiz. Umarım bu konuda da gerekli farkındalığı oluşturur, afet sonrasında değil afet öncesinde önlemlerini almış bir kent olmak için gerekli katkıyı sağlamış oluruz, dedi.

Başkan Sert’in moderatörlüğünde "Yeniden Doğuş" konulu konuşmasını gerçekleştiren Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş " Antalya Genç İş İnsanları Derneği depremin ilk haftasından itibaren ilimiz ile dayanışma içinde oldu. İlk hafta, içerisinde 16 konteyner, her konteyner içerisinde yatağı, yastığı, battaniyesi, hiljen paketi ile yardım göndererek Hatay Büyükşehir Belediyemiz ile dayanışma içinde olmuştur. Derneğin gönderdiği konteynerlar ile EXPO Antakya alanı içerisinde Büyükşehir Belediyemiz tarafından yaşam alanı oluşturulmuştur. Yaşadığımız depremden sonra ilimize yaptıkları desteklerden ve davetlerinden dolayı ANTGİAD’a teşekkür ediyorum” dedi. Soru cevap şeklinde devam eden toplantı sonunda ANTGİAD Başkanı Osman Sert tarafından, günün anısına konuk konuşmacı Lütfü Savaş’a teşekkür hediyesi takdim edilirken yeni üyelere de üyelik belgeleri takdim edildi ve toplantı fotoğraf çekimiyle sona erdi.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER